Bireyde karakter ve kişilik kavramları üzerinde duracağız. Her bireyin kendine özgü bir kişiliği ve karakteri bulunmaktadır. Doğuştan gelen bu özelliklerimiz ile çevresel koşullar bu noktada belirleyicidir.
Karakter ve kişilik eş anlamlı olarak kullanılır. Oysa karakter kişiye has davranışların bütünüdür. Kişilik daha çok dışarıda ne olduğumuzu gösterirken karakter daha çok içeride ne olduğumuzu gösterir.
Kişilik kişinin duygusal, zihinsel ve bedensel yapısına çevrenin verdiği değerdir aynı zamanda. Bireyin kişilik özellikleri ile çevrenin değer yargılarından ise karakter oluşur.
Karakter ve Kişilik Nedir?
Karakter bireyin içinde yaşadığı toplumun veya çevrenin değer yargıları ve ahlak kurallarından oluşur buna göre değerlendirilir.
Yani bireyin kendine has davranışları, toplumun benimsediği ahlaki yapıya ve normlara uyuyorsa karakterli- karakter sahibi, uymuyorsa karaktersiz olarak nitelendirilir.
Kişilik ve Kişilik Sorunları?
Ruh sağlığımızın yerinde olması, uyumlu, dengeli, verimli, değişim ve dönüşümlere açık, davranış ve alışkanlıklardan oluşan bir kişiliğimizin olduğu anlamına gelir.
Ünlü halk ozanımız Yunus Emre’nin ünlü şu iki dizesini herkes bilir.
“Beni bende demem bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri”
İnsan kişiliği dışarıdan görünen veya görünmeyen özelliklerinden meydana gelir. Kişilik aynı zamanda bir insanı başkalarından ayıran özelliklerin tamamıdır. İnsan kişiliğinin oluşmasında kalıtımsal özellikler, ekonomik ve sosyal çevresi etkilidir.
Okul ve Kişilik İlişkisi
Eğitim bilimci J. Dewey’ e göre; okul, karmaşık bilgileri basitleştiren, zararlı çevresel etkenleri azaltarak, bireyi yakın çevre sınırlamalarından kurtaran, daha geniş çevreyle ilişki kurmasını sağlayan bir kurumdur.
Okulun birinci işlevi herkes tarafından bilinen görevi, öğretimdir. Okul her bireye iş veya bilim dünyası için gerekli olan sayısal, sembol, kavram ve değerleri kazandırır.. Aynı zamanda düşünme alışkanlık ve yeteneğinin yanında öğretim programlarının pozitif bilim kavramlarını da öğretir.
Okulun ikinci işlevi ise daha farklı bir boyutu içerir. Aile ve arkadaş çevresi, çocuğa öteki bireylerle çalışma ve oynama alışkanlığını verirken, okul sosyal ilişkileri geliştiren ve kazandığı alışkanlıkları sürdüren toplumsal bir kurumdur.
İyi planlanmış bir okulun bu düzeydeki faaliyetleri, genellikle aile şartlarındaki yetersizlikleri giderme amacına yöneliktir.
Başka bir açıdan bakacak olursak, ailenin işlevini tam olarak gerçekleştirememesi, çocuğun ilgi ve sevgi ihtiyacının karşılanması gibi bir görevi dahi okulun üstlendiği görülür.
Bireyin sosyalleşmesi ve kişilik gelişiminde okulun büyük payı vardır. Aile dışından farklı ve her biri farklı karakter de kişilerle iletişim çocukta kişilik gelişiminde, karakter edinmesinde etkin rol oynar.
Okulda öğretmen, anne ve babadan sonra örnek model olan üçüncü kişidir. Öğretmen öğrenci arasındaki ilişkiler öğrencinin ruh sağlığının şekil almasını dahi etkiler.
Sınıf ortamında aynı yaş gruplarıyla ders içi ders dışı etkinliklere katılım, çocuğun kendini gösterebilmesi, varlığını ortaya koyup kendini benimsetmesi, yarışma, kazanma, kaybetme, takdir edilme, beğenilme… gibi kişilik oluşumunu etkileyen faktörler okul ortamında gerçekleşir.