Hidrosefali hastalığı, BOS (beyin omurilik sıvısı) olarak ifade edilen sıvının olması gerekenin üzerinde seyretmesi ile bulgular veren nörolojik ve kronik bir hastalıktır. Hastalık farklı nedenlerden dolayı ortaya çıkabilir.
Bununla beraber farklı yaşlarda bulunan kişilerde görülmesi de mümkündür. Genel yaş gruplarını etkileyebilen hidrosefalinin teşhisi noktasında tıp dünyası çeşitli adımlar atma gayreti içerisinde.
Aynı zamanda hidrosefali tedavisi için de gelişim gösterilmeye çalışılmaktadır. Ancak günümüzde mümkün olan tek tedavi yöntemi olarak cerrahi operasyonlara işaret edilmektedir. İlaç ile tedavi henüz mümkün olmamakla birlikte kişilerin hastalığı erken zamanda fark etmesi ve ciddi problemler çıkmadan harekete geçmesi önemli olarak ifade edilmektedir.
Hidrosefali Hastalığı Nedir?
Omurilik, beyin ile bağlantısı olan sinir sisteminin en önemli parçalarından biridir. Bu mucize sistem içerisinde bireyin beyin fonksiyonlarının sağlanabilmesi, gerekli besinsel maddelerin taşınma işlevinin yerine getirilebilmesi aynı zamanda darbelere, çarpmalara vb. durumlara karşı bu sistemi hava yastığı benzeri bir işlev ile koruyabilmesi adına BOS bulunur.
Gerçekten hayati öneme sahip bir sıvıdır BOS. Her bireyde istenilen düzeylerde görülmeyebiliyor. Bu sıvı, hidrosefali hastalığı bulunan kişilerde normalin üzerindedir. BOS’un dolaştığı kanallardaki tıkanıklık, darlık ve sıvının emilim işlevindeki aksaklık gibi nedenler beyinde bir baskının oluşmasına yol açar.
Baskı sonucunda ise beyinde düzeltilemez hasarların meydana gelmesi mümkün olabiliyor. BOS’un artışı ile görülen bu tabloya hidrosefali denmekte. Birçok farklı neden bu tablonun oluşmasında rol alabiliyor.
Yeni Doğanlarda Hidrosefali Hastalığı
Hidrosefali hastalığına yakalanma yaşı çeşitlilik gösterebilir. Anne karnında bile bu hastalığa yakalanmak mümkün. Doğuştan hidrosefali hastalığı görünen bireylerde hastalığın sebebi olarak beyin omurilik sıvısının akışını ve miktarını etkileyen beyin yapısındaki bozukluklar gösterilebilir. Prematüre olarak doğan bebeklerde de bu rahatsızlık ile karşılaşılabilir. Kimi durumlarda bu bebeklerde beyin kanaması da meydana gelebilmektedir.
Çocuk ve Yetişkinlerde Hidrosefali Nedenleri
Dünyaya gelen bir bebekteki hidrosefalinin nedenlerinden yukarıda kısaca bahsettik. Peki, çocuklarda ve yetişkinlerde hidrosefali nedenleri arasında hangi etkiler yer alıyor? Yaş ilerledikçe hastalık adına görülen sebepler çeşitlenebiliyor. Genellikle bu durumu tetikleyen etki başka bir hastalık ya da yaralanmalar. Çocuklar ve yetişkinlerde görülme nedenleri arasında:
- Beyin kanaması,
- Beyin içerisinde meydana gelen tıkanıklık,
- Zarlarda meydana gelen enfeksiyon (menenjit),
- Beyin tümörü,
- Yaralanma,
- İnme bulunuyor.
Yaşlılarda Hidrosefali
İlerleyen yaş ile birlikte kişilerde hidrosefali görülme sebepleri de değişebilir, demiştik. Yaşlı bireylerde beyin hasarı, yaralanma ve beyin kanaması gibi durumlara bağlı olarak hidrosefali hastalığı görülebilmekte. Bununla birlikte diyabet, kalp hastalığı ya da yüksek kolesterol gibi kan akışına direkt etki eden hastalıklar da bu rahatsızlığın sebepleri arasında yer alabilir.
Kalp hastalığına ve kolesterole de değinmişken, kalp ve damar sistemini etkileyen “Hipertansiyon” rahatsızlığı ile ilgili yazımızı da inceleyebilirsiniz.
Hidrosefali Belirtileri
Hastalığın ön tanısında etkili olan noktalar semptomları saptamaktan geçer. Kişiler kendilerinde hidrosefali belirtileri gözlemlediği takdirde erken adım atarak bir sağlık kuruluşuna başvurabilir. Tabi, hidrosefali belirtileri ortaya çıktığında kendimiz buna direkt hidrosefali teşhisi koyamayabiliriz, bu normaldir. Fikir sahibi olmak adına hidrosefalinin semptomlarından birkaçını sizlerle paylaşmak istiyoruz:
- Başın anormal büyüklüğü,
- İnce cilt yapısı (damarların kolayca görülmesi),
- Bıngıldak kısmında şişme, gerginlik,
- Sinirlilik,
- Kusma,
- Uyuklama çocuklarda görülen belirtilerdir.
Bu bulgular farklı yaş gruplarından bireylerde çeşitlilik gösterebilir.
- Baş ağrısı,
- Boyun ağrısı,
- Hasta hissetmek,
- Normalden fazla uyku hali,
- Bulanık ya da çift görme de çocuk ve yetişkinlerde ortaya çıkabilen belirtilerdir
Hidrosefali Hastalığı Tedavisi
Hidrosefali hastalığı uzun zamandır bilinen bir hastalık olması nedeniyle tedavisinde de çalışmalar hızlı bir şekilde sürdürülmektedir. Maalesef bu hastalığın net bir nedeni belirlenemediği gibi tek bir çözümü de yoktur. Kişilerin hidrosefali tedavisi için cerrahi operasyon geçirmeleri gerekmektedir.
Şant ameliyatı, hidrosefali tedavisi için şuan en sık kullanılan yöntem. Bu ameliyat ile BOS’un doğru yere, olması gerektiği şekilde iletimi sağlanır. Endoskopik üçüncü ventrikülostomi de kimi insanlarda kullanılan bir diğer cerrahi işlem. Bu cerrahi işlem ile de kafa kemiklerinin sınırladığı bir çeşit boşluk olan 3. ventrikül tabanından açıklık oluşturularak BOS’un emilim bölgesine akışı sağlanır.
Önce de belirttiğimiz gibi ilaç tedavisi şuan için mümkün görünmüyor. Hastalık belirtileri gözlenmeye başladıktan itibaren ne kadar erken sağlık kuruluşuna başvurulur ve operasyon planlanırsa o kadar iyi olur. Çünkü hastalığın ilerlemesi neticesinde bireylerde kalıcı zihinsel hasarlar oluşabilmektedir. Bu durumun önüne geçilmesinin şuan için tek yolu ameliyattır. Tedavi edilmiş çoğu hidrosefali hastası uzun ve problemsiz bir yaşam sürebilir.
Hasta Kişiler Nelere Dikkat Etmeli
Herhangi bir hastalıkta olduğu gibi hidrosefali hastalığı var olan bireylerin dikkat etmesi gereken kimi hususlar bulunmaktadır:
- Hidrosefali hastalığının belirtileri diğer rahatsızlıklara benzer şekilde görülebilir. Semptomlar fark edildiği takdirde doktora başvurulması önemlidir.
- Aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçları kullanmanız gerektiğinde doktorunuza başvurmalısınız. Kana etki eden bu durum beyindeki sıvının olumsuz etkilenmesine ve kalıcı hasarlara sebep olabilir.
- Ameliyat öncesi kullandığınız ilaçlarda düzenleme yapmanız gerekmektedir. Doktorunuza kullandığınız ilaçlar hakkında bilgi vermelisiniz.
- Ameliyat sonrasında ameliyat yerinin enfeksiyonlardan iyi korunması gerekir. Hatta bunun için kısa süreli antibiyotikleri doktor gözetiminde kullanabilirsiniz.
- Ameliyat ile takılan şant uzun yıllar boyunca, sıkıntıya neden olmadığı müddetçe durabilir. Çıkarılmasına gerek yoktur.
Not: Burada anlatılalar genel bilgiler olup durumunuz hakkında mutlaka bir hekime görünmeniz gerekmektedir. Ayrıca Hemofili nedir? Belirtileri ve Çeşitleri Nelerdir? hakkında bilgiler almak isterseniz linki tıklayınız.