Tamamlayıcı beslenme, anne sütünün bebeğin gerekli besin ihtiyacını tam anlamıyla karşılayamadığı dönemlerde anne sütüne ek olarak verilen gıdalar(anne sütü, formül mamalar, ilaçlar, vitaminler ve mineral şurupları dışında) ile oluşturulan beslenme şeklinin adıdır.
Ek besin olarak da nitelendirilebilir.
Tamamlayıcı Beslenme Nedir ?
Bugünkü yazımızda sütün çocuk gelişimindeki faydalarından bahsedeceğiz. Tabiiki dünyaya gelir gelmez anne sütü ile başlayan süt serüveni uzun yıllar azalarak ta olsa devam eder. Bazı çocuklar süt içmeden yatağa girmek istemezler bazıları ise sütün kokusundan bile nefret eder.
Bebeklerimiz, çocuklarımız ne zaman süte ihtiyaç duyarlar…? Bebeklerimizi 1 yaşına kadar sadece anne sütü ile beslemeliyiz. İnek sütü 12 aydan küçük bebekler için yeterince sindirilmiş ve anne sütündeki temel besin değerlerine sahip değildir.
Peki sütün faydaları nelerdir? Süt yoğun vitamin desteğiyle kemiklerin güçlenmesini sağlar. Bunun yanında süt pürüzsüz bir cilt , daha güçlü bağışıklık sistemi , hipertansiyon , diş çürümesi , dehidratasyon , solunum problemleri , obezite gibi problemlere karşı en büyük yardımcımızdır.
Ne kadar süt içmeliyiz..? 4-8 yaş arası çocuklar için günde 2-3 bardak süt öneriyor uzmanlar. 9-18 yaş arası için 4 bardak süt 4 yaş altı içinse 2 bardak. tabi sütün yanında peynir,yoğurt ta tüketilmeli.
çocuklarımızı yatmadan önce bir bardak süt içme alışkanlığını mutlaka kazandırmalıyız…
Çocuk Gelişiminde Beslenmenin Önemi
Çocuk gelişiminde beslenmenin önemi oldukça büyük yer tutuyor. Gelişme çağına olan bebeklerin ve çocukların sağlıklı bir şekilde beslenerek obezite veya hastalanmaları ortaya çıkabilir. Ülkemizde nüfusun çoğunu çocuklar kapsamaktadır. Bunlarında yeni nesillere sağlıklı yetişmesinin önemi büyük oluyor.
Çocuklar Nasıl Beslenmeli?
Çocuklarda masaya otururken pek fazla önemsenmede aslında oldukça gereklidir. Çocukları doğru besleyerek, onları sağlıklı beslenme alışkanlığına uymaları konusunda sık sık uyararak beslenmelerine yön vermek gerekir. Çocuklarınızı nasıl beslemeniz gerektiği konusunda uzmanlardan bilgi alınarak, sağlıklı bir şekilde çocuğunuza yatırım yapmaya çalışın. Onlara yağlı ve abur cubur yedirmektense meyve ağırlıklı, gerçek besinler ile beslemenizde fayda var. Bu çocuğunuz için ileri ki yaşamını iyi şekilde etkileyecektir.
Tamamlayıcı Beslenme Ne Zaman Başlanmalı ?
Burada bir parantez açmak gerek formül mama ile beslenen bebekler için bu zaman dilimi net bir şekilde belirlenememiştir.
Tamamlayıcı beslenme doğumdan sonraki 4. Aydan önce öğünlere dahil edilmemelidir. Belarus’da gerçekleştirilen bir çalışmada ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenen bebekler ve ilk 3-4 ay anne sütüne dahil tamamlayıcı gıda alan bebekler kıyaslanmıştır.
Sonuç olarak gelişimsel bir fark görülmemiştir. Ancak ilk 6 aylık zaman diliminde yalnız anne sütü ile beslenen bebeklerin enfeksiyon riskinin daha az olduğu gözlemlenmiştir.
Sadece Anne Sütü, Belirli Bir Süre Bebeğin Besinsel İhtiyacını Karşılayabiliyor
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Avrupa Gıda Güvenliği Derneği (EFSA) güzel bir şekilde beslenen annenin sütünün bebeğine gerekli enerjiyi, proteini, minerali ve vitamini sağlayabileceğini belirtmişler.(K ve D vitaminleri dışında, bu vitaminler dışarıdan temin edilmeli) Aynı zamanda tamamlayıcı beslenme ile ilgili bebeğe ve anneye uygun bir değerlendirme yapmanın gerekliliğinden bahsetmişlerdir.
Zaman geçtikçe bebeğin besinsel ihtiyacı artmaktadır. Lakin, anne sütü bir süre sonra bu ihtiyacı karşılayamamaktadır. Örnek vermek gerekirse, bebeğin ihtiyaç duyduğu enerji 0-6 ay arası günlük 500 kcal(kilokalori) iken, 6-12 ay arası günlük 750 kcal seviyelerine gelmektedir. Protein ihtiyacı ise 0-6 ay arası günlük 9 gram iken 6-12 ay arası günlük 14 gram seviyelerindedir.
Görüldüğü üzere bebeğin besinsel ihtiyacı zamanla artarken devreye tamamlayıcı beslenmenin girmesi bu ihtiyaca olumlu bir yanıt niteliğindedir. Tamamlayıcı besinlerin bir gramında en az 0.8 kcal, tercihen 1-1.5 kcal tavsiye edilmektedir.
Tamamlayıcı Beslenme İçeriği Nasıl Olmalıdır?
Tamamlayıcı beslenmede yer alabilecek besinsel değere sahip gıdalardan yağlar ile başlayalım. EFSA’ya göre sağlığımız için yararlı yağlar, öğünlere şu şekilde dahil edilmelidir; 6-12 ay bebekler için enerjinin %40 gibi bir kısmını karşılayabilecek kadar olmalıdır.
2011 yılı İskandinav beslenme önerilerinde ilk birkaç yıl yüksek düzeylerde protein içeren beslenme şeklinin bebeklerin öğünlerine dahil edilmemesi gerektiği belirtilmiş. Yapılan birçok çalışma ile de bu sonuç teyit edilmiştir. Bu nedenle EFSA, devam sütlerinin ve/veya bebek mamalarının protein değerleri ile ilgili bir sınırlamanın olması gerektiğini belirtmiştir. Bu sınırlama ile 1.8/100-2.5/100 gr/kcal arası değerlere işaret edilmektedir.
Tamamlayıcı beslenme şeklinin içeriğine dahil edilebilecek besinler arasında DSÖ’nün belirttiği 7 gruptan oluşan çeşitli gıdalar da yer alabilmektedir:
1. Tahıllar, Kök ve Yumrular:
Gerekli enerji ihtiyacının giderilebilmesi adına tahıllar beslenmede önemli bir görev üstlenir. Fakat yapısındaki fitatlar emilimine engel olabilir, bu yüzden et veya baklagillerle beraber tüketilmesi tavsiye edilir.
“Kök gıdalara; pancar, havuç, kereviz, tatlı patates, şalgam gibi gıdalar, yumrulara ise; patates, enginar ve yer elması gibi örnekler verilebilir.”(1)
2. Baklagiller, Fındık/Fıstık:
Baklagillerin yapısında bitki kaynaklı protein, karbonhidrat, mineral ve vitamin bulunmaktadır. İçerdikleri yağ bakımından zayıf bir yapıdadırlar. Bağırsak fonksiyonlarını düzenleyen ve posa içeren besinlerdir. Belirtilen özelliklerinin yanı sıra baklagiller pişirilmeden suda ıslatılırlarsa bazı anti-besinlerden arınabilirler.
Fındık yahut fıstık, 4. ve 11. aylar arasında verilebilir. Bu dönemde verilirlerse alerjik riski azaltan olumlu yönde bir etki bırakabilirler. Fakat fındık ve fıstık 4. aydan önce bebekler ile buluşturulurlarsa alerjik risk açısından olumsuz bir sonuca sebebiyet verebilirler.
3. Süt, Yoğurt, Peynir:
DSÖ bebeğe zarar verebilecek birçok etkiyi barındırabilmesi sebebi ile inek sütünün 1 yaşından önce verilmemesi konusunda önerilerde bulunuyor.
“Yoğurt ve peynir kontaminasyon(zehirli,kirli,toksik anlamlarına gelebilir) riski zayıf, probiyotik(tüketildiği zaman sağlıklı etkiler oluşturan mikroorganizmalardır) içeren, kaşıkla yenebilen ve inek sütüne kıyasla tercih edilebilmesi daha uygun gıdalardır.”(2)
Tamamlayıcı Beslenme İçeriği ile Devam Ediyoruz
4. Et, Balık, Tavuk ve Sakatat:
Tamamlayıcı beslenmenin dahil edildiği dönemde bebekte demir, çinko, kalsiyum, A ve B vitamini eksiklikleri ile karşılaşabiliriz. Hayvansal ürünler, saydığımız mikrobesinlere duyulan ihtiyaca çare olabilirler. Düşük yağ oranına sahip olan karaciğer vitamin ve mineral bakımından zengin, basit bir şekilde pişirilebilen, püre haline getirilebilen kıymetli bir besindir.
Bebeğin psikomotor gelişimi ile et tüketimi arasında olumlu yönde bir ilişkinin varlığından söz edilmektedir. Tamamlayıcı beslenme döneminde bir bebeğe 14-75 gram civarında balık, tavuk, karaciğer ve et sağlanması tavsiye edilmektedir.
5. Yumurta:
Yapısında A vitamini ve protein gibi birçok mikrobesini barındıran yumurta, HDL kolesterol bakımından da zengin bir gıdadır. Alerjiye neden olabilme gibi bir ihtimali fazlaca taşıyan yumurta, haşlanmış bir şekilde, 6-7. ayda, 1/8 kadarlık bir oranla bebeğe verilebilir. Bu oran zamanla yavaş bir şekilde arttırılabilir. Alerjen özelliğe sahip olması sebebiyle yumurta beyazının 11.ay sonrası bebeğe verilmesi daha uygundur. İsteyen ebeveynler için yumurtanın beyazı 4-11 ay arası bir alerji uzmanı kontrolünde verilebilir.
6. Vitamin A’dan Zengin Meyve ve Sebze:
Belirtmeliyiz ki, turuncu meyveler ve koyu renkli sebzeler yapıca A vitaminini ve folatı bol miktarda içeren besinlerdir. Bu grup besinlerin yanında etin de öğünlere ilave edilmesi demir emilimi açısından yarar sağlamaktadır. Sebzelerin fazla pişirilmeden ve olabildiğince bekletmeden tüketilmesi önerilmektedir.
7. Diğer Meyve ve Sebzeler:
Erken zamanda meyve suyu tüketimine başlanması anne sütü açısından azaltıcı bir etki ortaya koyabilir. Bu konuda tedbirli olmak güzeldir. Meyve suyunun püre kıvamı zamanla arttırılarak, kaşıkla, ana öğün eşliğinde yahut ara öğünlerle bebeğe verilebilir.
DSÖ tamamlayıcı beslenme ile ilgili olarak yukarıda bahsettiğimiz 7 besin grubundan en az 4’ünün birlikte kullanımı konusunda tavsiyede bulunmaktadır.
Tamamlayıcı beslenme çağında tavsiye edilen besin grupları arasında ki tercih sıralamasının ne şekilde olması gerektiği konusunda ülkelerdeki kültüre göre hareket edilebiliyor. Misal olarak, ülkemizde meyve suyu, yoğurt, süt ürünleri, sebze çorbası şeklinde bir sıralama takip edilebiliyor.
“Anne sütüne eşlik eden tamamlayıcı beslenme” hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz kaynakça bölümünde adresi belirtilen web sitesini ziyaret edebilirsiniz.