Sarhoş Atlar Zamanı eski bir film olmasına rağmen kült bir filmdir. Irak sınırına yakın bir köyde normal şartlarda yaşıtlarıyla oynaması gereken küçücük çocuklar her gün Irak’a geçip çeşitli işler yaparak hayata tutunmaya çalışırlar.
Olanakların yetersiz olduğu böylesi bir ortamda bahsi geçen ailenin bir ferdinin de acil bir şekilde ameliyat olması gerekmektedir. Şartlar mümkün olduğunca zorlanır.
Sarhoş Atlar Zamanı Filmi
- Aşırı drama yeterince dayanaklı değilseniz ya da dayanırım ama şu an buna hazır değilim diyorsanız siz başka bir film seyretseniz daha iyi.
- Çok duygu yüklü bir insansanız aksiyon filminde bile ağlamışlığınız varsa ya da kuru kuru içinize döküyorsanız göz yaşlarınızı “içe oturma” diye tabir ettiğimiz kavramla karşı karşıya kalabilirsiniz.
- İnsanca yaşamanın herkesin bir hakkı olduğunu düşünüyor ve evrende bunun gerçekleşmemiş olmasından rahatsızlık duyuyorsanız film size yanılmadığınızı gösterebilir.
- Koşullardan ötürü erken büyümek zorunda kalmışsanız , küçük yaşta çalışmak ne demektir biliyorsanız , halinden anlayacağınız insanları seyretmek size empati kurdurabilir.
Sık Sorulan Sorular Burası filmle ilgili akla takılan “ya neden neden” deyip kafayı yiyebilmeye kadar götürecek sorulara adanmıştır. Zira Filmi seyretmeyenlerin okuması bir faciaya yol açabilir.
Sarhoş Atlar Zamanı Filmi Konusu
Gerçek hayat üzerine kurulu bu filmde kamera zaten olaya sonradan dahil olmuş gibi. Sanki Yönetmen de bir gazeteci edasında yaşayanların peşinden gidip olan biteni film haline getirmiş. İçime oturması da biraz da bundan. Fakir neden var diye bir kez daha sorduruyor insana.
Doğunca diğer insanlardan geride ya da ileride neden başlarsın? Durduk yere neden bu kadar saçmalıkla başbaşa kalasın? Umarım bu soruları soran sayısı gün geçtikçe artar.
Film Madi’nin çevresinde dönüyor. Küçük kardeşi Amaneh onu çok seviyor , abisi Ayoub da öyle. Ama ablası Rojine ona karşı nötr gibi. Onunla ilgilendiğini ya da bir sevgi gösterisinde bulunduğunu hiç görmedik. Evlenmek için de onu kullandı belki de.
Ben evlenirsem ameliyat olabilecek dedi Ayoub’a. At sırtında giden Madi’yi de “neden getirdiniz bunu , istemiyorum ben” diyebildi. Şaşırdığım bir durum olmadı. Şunu demeden duramayacağım lakin. Zaten hayat yeterince karmaşa ve yokluktan oluşmakta, kardeş kardeşe kalleşlik yapmasa ya. Ama yok işte insanoğlunun ne yapacağı hiç belli olmuyor.
Belki Amaneh’in Madi’yi geri plana atıp Ayoub onu Irak’a tedavi etmek için giderken sanki bu çok normalmiş gibi Ayoub’dan bana alıştırma defteri getirecek misin demesine şaşırmış olabiliriz. Oysa beklenebilecek bir harekettir. Amaneh taş çatlasın 10 yaşında.
Çocuk yani daha. Biraz çocukluğunuza gidin , yeni defter , yeni silgi , yeni kitap heyecanınızı hatırlayın. Şimdi bütün bunlara ilkokul süresince bir kez sahip olduğunuzu düşünün. Bir kez daha istemek için can atmaz mıydınız?
Amaneh’in de o küçücük dünyasını doldurmuş durumda o defter. Ha bu böyle gider. Yarın bisikletin gelmesi onun için haber niteliği taşır. Ama diğer tüm çocuklar gibi , farklı değil. Hal böyle olunca da Amaneh’i yargılamak çok zor.
Bu insanlar neden katırla bunca riske giriyorlar yok mu şöyle düzgün bir iş diye sorup duruyor insan. Amaneh buna cevap veriyor aslında, buralarda katırın yoksa bir iş bulamazsın diyor , Ayoub ile Riboire arasındaki konuşma da bunun ayrıntılarını veriyor.
Yük taşırken Riboire’ye toprağın var mı sorusuna Riboire , çok ama mayın var temizlenecek gibi değil yanıtını veriyor. Yani orada o köyde yaşamak istiyorsan bunun dışında yapabileceğin bir şey yok , baya baya yok.
Yoksa kim canı pahasına katırla o riske girer mayınlı ve pusulu bir arazide. Filmin başında olduğu gibi neden bardak sarıp yük taşımıyor sorusuyla da baş başa kalabiliriz. Amaneh’in okula devam etmesi gerekiyor. Bardak sarma ve yük taşıma da aileyi geçindirecek kadar para getirmiyor. Zaten Irak’tan bu tarafa defter bile geçiremiyorsun.
Defterin ne zararı var lan? Babanın yaptığı işin getirisini sağlayacak bir iş olmalı. Tek seçeneği olduğu için de öyle boylu boyunca düşünmek insana bir şey kazandırmıyor.
Ayoub’u hiç bir şey yıldıramıyor. Baştan aşağı filmde tutarlılıkla yürüyen de o zaten. Katırın iki koca tekerleğin altında kalıp kalkamadığında işte bitti her şey diyoruz , ama yok vazgeçemez Ayoub , vazgeçerse yaşamanın da bir anlamı yok çünkü , bu yüzden bir geri bakıyor.
Hayal ediyor orayı Madi yok , sonra tellere bakıyor. Küçük ve tehlikeli de olsa bir ihtimal var. Ama ölmek de istemiyor geriye bakıyor sonra tekrar, Madi yine yok, tekrar tellere bakıyor. Denemekten başka çaresi yok.
Filth (Pislik) Filmi Tanıtımı, Ayrıntılı İncelemesi için linke tıklayınız.